Roberval ve
Mersenne Fermat 'ın bu ilk mektubunu ve diğerlerini gerçekten
oldukça zorlayıcı buldular ve genellikle bilinen tekniklerle
çözülemeyeceğini gördüler. Bunun üzerine Fermat 'tan
kullandığı metotlarını açıklamasını istediler ve Fermat
Paris 'teki matematikçilere "bir eğrinin , maximum,
minimum ve teğetlerini belirleme metotları" 'nı,
kendisinin yeniden düzenlemiş olduğu Apollonius 'un Plane
loci adlı eserini ve yine kendisinin geometriye cebirsel
yaklaşım -Introduction to Plane and Solid Loci yazılarını
gönderdi.
Fermat, önemli
matematikçiler arasında olma ününü çabuk yakalamıştı,
ancak çalışmalarını yayınlama girişimi çoğu zaman başarısızlıkla
sonuçlandı, çünkü Fermat hiç bir zaman çalışmalarının
kusursuz bir forma sokulup tamamen bitirilmiş bir hale gelmesini
istememişti. Yine de bazı metotları yayınlanmıştı, örneğin;
Hérigone, en önemli çalışmalarından biri olan Cursus
mathematicus adlı eserine Fermat 'ın maximum ve minimum
metotlarını eklemişti. Fermat ve diğer matematikçiler arasında
giderek gelişen bu mektuplaşmalar malesef evrensel bir övgü
bulamamıştır. Frenicle de Bessy, çözülmesini imkansız bulduğu
Fermat 'ın problemlerine karşı büyük bir kızgınlık duymuş
ve bunun üzerine Fermat 'a sert bir mektup yazmıştır. Fermat 'ın
bu mektuba detaylı bir açıklama vermesine karşılık yine de
Frenicle de Bessy, Fermat 'ın kendisini aldattığını düşünmüştür.
1643 - 1654
yılları arasındaki dönem Fermat 'ın Paris 'teki meslektaşlarıyla
ilişkilerinin zayıfladığı dönemlerdendi. Tabi bunun bazı
sebepleri vardı. Birincisi, Fermat 'ın işlerinin yoğunluğunun
onun matematiğe fazla zaman ayırmasını engellemesiydi. İkincisi
ise 1648 yılından itibaren Toulouse 'u ciddi bir biçimde
etkileyen Fransa 'daki sivil savaştı ve sonuncusu ise Toulouse 'daki
hayatta ve tabii ki Fermat 'ın hayatında ölümcül izler bırakan
1651 vebası. Buna rağmen yine de Fermat bu dönemde sayılar
teorisi üzerinde çalışmıştı.
Fermat çoğunlukla
sayılar teorisi üzerindeki çalışmalarıyla, özellikle
Fermat 'ın son teoremi (Fermat 's Last Theorem ) ile
bilinir. Bu teorem şu şekildedir;
n>2 için xn
+ yn = zn eşitliğini sağlayan sıfırdan
farklı x, y ve z tamsayıları yoktur.
Fermat, Diophantus 'un Arithmetica adlı eserinin Bachet
tarafından yapılan çevirisinin kenarına şunları yazdı;
" Gerçekten de kaydadeğer bir ispat buldum ancak bunu kitabın
kenarına sığdırmam mümkün değil". Bu köşe notu ancak
Fermat 'ın oğlu Samuel 'in 1670 yılında Diophantus 'un Arithmetica'sının
Bachet çevirisinin babasının notlarını da içeren yeni bir
baskısını yayınlamasından sonra bilinmeye başlandı.
Bugün
kesin olmamakla birlikte Fermat 'ın bu ispatının yanlış olduğuna
inanılmaktadır. Fermat 'ın bu iddiası 1993 Haziranında İngiliz
matematikçi Andrew Wiles tarafından ispatlandı, ancak Wiles bir
süre sonra bazı problemler ortaya çıkınca, ispatını bulduğuna
dair iddiasını geri aldı. 1994 Kasımında ise tekrar ,şu an
bilinen, ispatı bulduğunu açıkladı.
Fermat 'ın
Paris 'li matematikçilerle mektuplaşması 1654 yılında Etienne
Pascal 'ın oğlu Blaise Pascal 'ın, Fermat 'tan "olasılık"
hakkındaki fikirlerini açıklamasını rica eden bir mektup
yazmasıyla tekrar başladı. Aralarındaki kısa mektuplaşma
"olasılık teorisi" ni ortaya çıkardı ve bu
sebeple bugün bu teoriye, bu iki matematikçinin ortaklaşa
teorisi olarak bakılmaktadır. Durum her ne kadar böyle olsa da
Fermat, konuyu "olasılık" tan "sayılar
teorisi" ne çevirmeye çalıştı. Pascal bununla hiç
ilgilenmedi ancak Fermat bunu farketmeden Carcavi 'ye şunları
yazdı;
|